Türkiye son iki yıllık süreçte iki büyük toplumsal ve demokratik imtihandan geçti; birincisi 2023 genel seçimleri ikincisi ise 2024 mahalli idareler seçimleriydi. Esasında Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca pek çok seçim sınavından geçmiş olmasına rağmen özellikle 2023 genel seçimlerini diğer seçimlerden farklı kılan temel sebepler vardı ki, bu sebeplerin her biri kendi içerisinde değerlendirilmeye ve açıklanmaya muhtaç sosyolojik ve siyasi konularla milletimizi karşı karşıya bırakmıştır. Cumhuriyetimizin 100. Yıl seçimleri olması da cabası…
2023 Genel seçimlerinin tartışma konularına girmeden ve yeni anayasa ile ilgili fikirlerimizi açıklamadan önce, 1836 tarihli Tanzimat Fermanı’yla birlikte başlayan daha sonra 1876 tarihli Kanun-ı Esasi’yle devam eden ve sonrasında ise Osmanlı Devleti’nden bizlere miras kalan Mecelle-i Ahkam-ı Adliyye(1917’de Hukuk-ı Aile Mahkemesi adıyla kanunlaşmıştır) ve Türkiye Cumhuriyeti’nin evvela yönetim biçimini oluşturan Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiş ve yürürlüğe girmiş anayasalarını incelemekte yarar var. Şöyle ki; milli mücadele yılları ve 1. Dünya Savaşı’ndan sonra Anadolu coğrafyası yeni bir ülke ismiyle devlet olma bilincini devam ettirmiştir. Milli Tarihimizde bir büyük kırılma dönemi var ki, Dünya Tarihi’ne geçmiş ve bugünkü sürece gelene kadar değişim ve dönüşümlerini sağlamaya devam etmiştir. Milli Tarihimizde, Orta Asya steplerinden gelen göçebe geleneğin yerini alan yerleşik hayat ile birlikte sonrasında da süregelen yayılmacı politikalar, toprak kazanma bilinci ve emeli, özellikle de M.S. 350-800 yılları arasında zuhur ederek bir çağ açıp bir çağ kapatan Kavimler Göçü, günümüzde ise Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini yansıtan siyasi metinler olan 1921 ila 1924 Anayasa’larının, bugünkü tartışmaların dışında anti parantez olarak düşünülmesi yanlış sonuçlara sebebiyet verecektir.
Herhangi bir topluluğun varlık kazandığı belirli bir kara parçası üzerinde olacağı gibi, göçebe geleneğe sahip olan bir tolum veya topluluk içerisinde de sınıfların oluşması nedeniyle, yönetici sınıfın da varlığı yadsınamayacağı için siyasi bir yönetim metodu mutlaka vardır ancak bir metodun varlığı ve yalnızca sınıfların varlığı ile yönetim sisteminin yani egemenliğin olmasını esas alarak öncelikle bir Anayasanın varlığından söz edebilmemiz oldukça güçtür. Yönetim sınıfının başındaki kimsenin bu; kral olabilir, voyvoda olabilir, prens olabilir, çar olabilir, reis olabilir, başbuğ olabilir, han olabilir, şah olabilir, sultan olabilir, hatta bizzat milattan önceki Mısır geleneğinde veya Japon tarihinde olduğu gibi ‘tanrı’ da sayılabilir, isimleri yerleşiklik unusuruna göre çeşitlilik gösterebilir, ancak bu kimsenin söyledikleri kanun gücünde ve kaygan bir zeminde olarak değişkenlik gösterebileceğinden ancak yalnızca belki mensubiyeti bulunduğu kavmin; örfi, geleneksel, ananesel öğretilerinin dışına çıkmaktan çekinebileceğinden, Anayasa kavramı soyut kalacaktır. Burada şöyle bir tartışma içerisinde zihnimizi ve kendimizi bulmamız mümkündür, yerleşik bir hayat içerisinde de bahsi geçen hususlarla karşı karşıya kalmak mümkün değil midir? Veya herkes tarafından kabul edilen kanunun adı değil midir ‘Anayasa’? Madem ki bir baş bir karar verdi herkes de buna uyacağından bunun adı olmaz mı zaten ‘Anayasa’?
Tam da bu noktada ‘toplumsal mutabakat’ devreye girer ki aslında doğru okumanın özündeki gerekçeyi de oluşturan anahtar cümledir. Toplumsal mutabakat demişken yüzyıllar öncesine gitmek gerekir. Yüzyıllar öncesinde iki önemli hadise cereyan etmiş ve pek çok noktada bugünkü modern hukuk sistemlerinin de temelini oluşturmuştur. Koca Roma İmparatorluğu’nu düşünmek lazım gerek kıta Avrupası Hukuk Sistemi ve bizim de kabul ettiğimiz çerçeve sistem ve normlar. Belki de yazılı tarihteki sınıflararası mücadelenin hukuki açıdan ilk somut meyvesi, 12 Levha kanunlarıdır. M.Ö. 451-M.Ö. 449 yıllarında Leges Duodecim Tabularum yani 12 Levha Kanunları, Roma İmparatorluğundaki iki sınıf arasındaki mücadelelerin sonucunda ortaya çıkmıştır. Roma toplumundaki Patrici (Curia'ların birleşmesiyle oluşan soylu, büyük aile kütlesinden seçilen, tam hukuklu vatandaşlar) ve Pleb (Savaşlardan ele geçirilmiş, seçme ve seçilme hakkı bulunmayan halk sınıfı; Roma'da bunlar yarı vatandaşlık statüsüne sahipti) arasındaki sınıf mücadelesi sonucu hazırlanmıştır. Bu levhalarda aile hukuku, veraset hakkı, dava hakkı, borç ve ceza kanununa dair hükümler vardı. Bunlar Roma Hukuku'nun hiç değişmeyen esaslarını teşkil ettiler. Bir diğer önemli hadise ise Magna Carta (Latince: "Büyük Sözleşme") veya Magna Carta Libertatum (Latince: "Büyük Özgürlükler Sözleşmesi"), 1215 yılında imzalanmış bir İngiliz belgesidir. Bu belge ile İngiltere kralının; yetkilerinin birkaçından feragat etmesi, yasalara uygun davranması ve hukukun arzu ve isteklerinden daha üstün olduğunu kabul etmesi zorunlu kılınarak İngiltere tarihinde kralın yetkileri ilk kez kısıtlanmış ve derebeylere bazı haklar tanımıştır. Magna Carta, günümüzdeki anayasal düzene ulaşana kadar yaşanılan tarihsel sürecin en önemli basamaklarından birisidir. Toplumun ‘kazanılmış hak’ kavramıyla tanışması ve sonrasında da genelgeçer kabullerin ortaya çıkmasının sağlanmasındaki, işte bu iki olayın olguya dönüşmesindeki ve bugünde hala tazeliğini korumasındaki yegane hakikat: ‘Toplumsal Mutabakat’
Bir yazılı metinin veya sözlü beyanın -ki yönetici beyanı da olsa- adına Anayasa diyebilmemiz için, bir siyasi idareyle birlikte toplumsal kabulün de gerekliliği aranmalıdır zira diğer türlü bir Anayasa anlamlılığı beklenemez. Bu türden bir normun oluşumu belki varlık bulabilir ancak anlam bulamaz. Anlam bulmayan hiçbir metinden de uzun vadeli kazanımlar beklenemez. Bugün Dünya üzerinde yaşanan siyasi-politik gelişmelere bakmamız biraz da üzerinde düşünmemiz, dediğimiz veya bahsetmeye çalıştığımız hususatı da doğrular nitelikte. Mesela Uluslararası Hukuk’u baz alırsak, bir anda ortaya çıkmadığını kendi içerisinde araştırdığımızda tüm çıplaklığıyla görmek mümkündür. Bir Hitler, bir Mao, bir Mussolini, bir Franco, Bir Wılson, bir Churchıll, bir Stalin… gibi gibi isimlerden ve savaşlar münasebetiyle açmış oldukları tahribatlardan ayrı düşünülebilir mi ‘Uluslararası Hukuk’? Daha da somutlaştırmak gerekirse, Miiletler Cemiyeti(Cemiyet-i Akvam) 1920 yılında kurulmuş ancak 28 Haziran 1919 tarihinde imzalanan Versay Anlaşmasıyla anlam kazanmıştır. 2. Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla da anlamını yitirmiştir. Uluslararası anlaşmalarda, uluslararası kuruluşların çatısını ve genel idari işleyişini oluşturur yani Anayasasını. Uluslararası arenadaki egemen devletlerin üstün faydayla kabul ederek siyasi gücünün kısıtlanmasını ve egemenlik haklarının yaptırımlarla ihlal edilmesini, ancak ve ancak uluslararası barışı önceleyerek yapabilirdi. Ancak ve ancak uluslararası barışın devamlılığını sağlaması Versay Anlaşmasını anlamlı kılabilirdi ki, bu da sağlanamadı. Yani mutabakat kaybı ciddi tahribatlarla uluslararası toplumu karşı karşıya bırakma potansiyeline sahip olduğundan, ulusal anayasaların varlığı ve düzenlenmesi de, iç barışın sağlanması açısından, ulusların geleceği için hayati derecede önem taşır.
Peki neden bir anlam arayışındayız da demek mümkündür. Salt normatiflik neyimize yetmiyor değil mi? Yazılı olması yetmez mi ya da herkes tarafından uygulanabiliyor olması? Osmanlı Devleti’nden Türkiye Cumhuriyeti’ne gelinen süreçlerdeki, Anayasa çalışmalarında toplumsal mutabakat ve anlam arayışı yeterince sağlanamadı mı ki? Yoksa tarih gerçekten de yalnızca tekerrürden mi ibarettir? Yok mu Anayasaların bir sonu?
Osmanlı Devleti’nin Şer’i hükümler tandaslı; 1836 tarihli Tanzimat Fermanı, 1876 tarihli Kanun-ı Esasi ve Mecelle-i Ahkam-ı Adliyye(1917’de Hukuk-ı Aile Mahkemesi adıyla kanunlaşmıştır)’nin yanında Modern Cumhuriyet tarihimizdeki; 1921 Anayasası, 1924 Anayasası, 1960 Anayasası, 1980 Anayasası, 2010 Anayasa referandumu ve 2017 Anayasa referandumu…
Cumhuriyetin 100. Sene-i devriyesini geride bıraktığımız şu günlerde, ‘Türkiye Yüzyılı’na yakışır bir Anayasa yapmamız elzemdir. O nedenle de, tüm bu süreçleri kendi döneminin siyasi olaylarını, toplumsal mücadelelerini ve alışılageldik edebiyat tabiriyle ‘zihniyet’ini esas alarak açıklamadan, ne bugününün siyasi olaylarını ne de ‘yeni bir Anayasa’ ihtiyacının vukufiyetini kavramak zor. Bugünün gündemdeki yeni anayasaya giriş tartışmaları kanaatimce gerekçeleri tam oluşturulmadan ve alt yapısındaki yeterli bağlantılar sağlanmadan ayrıca da metodolojik bir tartışmanın çok uzağında tutularak, bir ‘de facto’ hamleyle yapılmamalıdır. Tekrardan aynı süreçlerin yaşanmaması için ve milli mutabakatın tam olarak sağlanarak, politik gündemin başlıca sorunsalı haline gelmeden gerçekten 21. Y.y. Türkiye’sinin ihtiyaçlarını karşılayabilecek çapta ve donanımda olması hasleti, bunun da hasletten vuslata dönüşmesindeki Anayasa çalışmalarına katkı sunabilecek bireylere ışık tutması amacıyla, uzun bir yazı dizinin çerçeve başlangıcını oluşturmaya çalıştık. Devamında ise Tanzimat Fermanı başta olmak üzere, diğer Anayasaların da detaylarını birlikte anlamaya çalışacağız.
Saygılarımla…
Takım | O | G | M | B | A | Y | P | AV | |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1 | Galatasaray | 11 | 10 | 0 | 1 | 32 | 11 | 31 | +21 |
2 | Fenerbahçe | 11 | 8 | 1 | 2 | 27 | 9 | 26 | +18 |
3 | Samsunspor | 12 | 8 | 3 | 1 | 24 | 13 | 25 | +11 |
4 | Eyüpspor | 12 | 6 | 2 | 4 | 18 | 11 | 22 | +7 |
5 | Beşiktaş | 11 | 6 | 2 | 3 | 19 | 10 | 21 | +9 |
6 | Göztepe | 11 | 5 | 3 | 3 | 19 | 13 | 18 | +6 |
7 | Sivasspor | 12 | 5 | 5 | 2 | 17 | 20 | 17 | -3 |
8 | Başakşehir FK | 11 | 4 | 3 | 4 | 17 | 14 | 16 | +3 |
9 | Kasımpaşa | 12 | 3 | 4 | 5 | 16 | 19 | 14 | -3 |
10 | Konyaspor | 12 | 4 | 6 | 2 | 14 | 20 | 14 | -6 |
11 | Antalyaspor | 12 | 4 | 6 | 2 | 15 | 24 | 14 | -9 |
12 | Çaykur Rizespor | 11 | 4 | 6 | 1 | 10 | 19 | 13 | -9 |
13 | Trabzonspor | 11 | 2 | 3 | 6 | 12 | 14 | 12 | -2 |
14 | Gaziantep FK | 11 | 3 | 5 | 3 | 15 | 18 | 12 | -3 |
15 | Kayserispor | 11 | 2 | 3 | 6 | 11 | 16 | 12 | -5 |
16 | Bodrum FK | 12 | 3 | 7 | 2 | 10 | 16 | 11 | -6 |
17 | Alanyaspor | 11 | 2 | 5 | 4 | 9 | 14 | 10 | -5 |
18 | Hatayspor | 11 | 1 | 7 | 3 | 10 | 18 | 6 | -8 |
19 | Adana Demirspor | 11 | 0 | 9 | 2 | 9 | 25 | 2 | -16 |
Takım | O | G | M | B | A | Y | P | AV | |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1 | Kocaelispor | 12 | 8 | 3 | 1 | 17 | 12 | 25 | +5 |
2 | Bandırmaspor | 12 | 7 | 2 | 3 | 17 | 10 | 24 | +7 |
3 | Erzurumspor FK | 12 | 7 | 4 | 1 | 17 | 8 | 22 | +9 |
4 | Fatih Karagümrük | 12 | 6 | 3 | 3 | 26 | 13 | 21 | +13 |
5 | Iğdır FK | 12 | 6 | 3 | 3 | 17 | 10 | 21 | +7 |
6 | MKE Ankaragücü | 12 | 6 | 5 | 1 | 18 | 12 | 19 | +6 |
7 | Çorum FK | 12 | 5 | 3 | 4 | 14 | 12 | 19 | +2 |
8 | Boluspor | 12 | 5 | 4 | 3 | 15 | 11 | 18 | +4 |
9 | Şanlıurfaspor | 12 | 5 | 4 | 3 | 21 | 19 | 18 | +2 |
10 | Manisa FK | 12 | 5 | 5 | 2 | 16 | 12 | 17 | +4 |
11 | Esenler Erokspor | 12 | 5 | 5 | 2 | 19 | 16 | 17 | +3 |
12 | Ümraniyespor | 12 | 5 | 5 | 2 | 18 | 17 | 17 | +1 |
13 | Pendikspor | 12 | 5 | 5 | 2 | 13 | 15 | 17 | -2 |
14 | Keçiörengücü | 12 | 3 | 3 | 6 | 13 | 15 | 15 | -2 |
15 | Gençlerbirliği | 12 | 4 | 5 | 3 | 10 | 12 | 15 | -2 |
16 | İstanbulspor | 12 | 4 | 6 | 2 | 14 | 15 | 14 | -1 |
17 | Amed SK | 12 | 3 | 4 | 5 | 10 | 12 | 14 | -2 |
18 | Sakaryaspor | 12 | 3 | 5 | 4 | 15 | 18 | 13 | -3 |
19 | Adanaspor | 12 | 1 | 7 | 4 | 10 | 28 | 7 | -18 |
20 | Yeni Malatyaspor | 12 | 0 | 12 | 0 | 5 | 38 | 3 | -33 |
Takım | O | G | M | B | A | Y | P | AV | |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1 | Sarıyer | 12 | 8 | 0 | 4 | 24 | 5 | 28 | +19 |
2 | GMG Kastamonuspor | 12 | 8 | 1 | 3 | 22 | 8 | 27 | +14 |
3 | Altınordu | 12 | 7 | 1 | 4 | 21 | 10 | 25 | +11 |
4 | Batman Petrolspor | 12 | 8 | 4 | 0 | 21 | 11 | 24 | +10 |
5 | 24Erzincanspor | 12 | 6 | 1 | 5 | 18 | 7 | 23 | +11 |
6 | Adana 1954 Futbol Kulübü | 12 | 7 | 3 | 2 | 19 | 11 | 23 | +8 |
7 | Beykoz Anadolu | 12 | 7 | 3 | 2 | 20 | 15 | 23 | +5 |
8 | İskenderunspor A.Ş. | 12 | 5 | 2 | 5 | 17 | 8 | 20 | +9 |
9 | Kırklarelispor | 12 | 3 | 3 | 6 | 12 | 11 | 15 | +1 |
10 | Fethiyespor | 12 | 4 | 5 | 3 | 16 | 16 | 15 | 0 |
11 | 1461 Trabzon FK | 12 | 3 | 5 | 4 | 12 | 12 | 13 | 0 |
12 | Kepezspor FAŞ | 12 | 3 | 6 | 3 | 12 | 13 | 12 | -1 |
13 | İnegölspor | 12 | 2 | 4 | 6 | 8 | 11 | 12 | -3 |
14 | Isparta 32 Spor | 12 | 1 | 4 | 7 | 7 | 13 | 10 | -6 |
15 | Sincan Belediyesi Ankaraspor | 12 | 2 | 6 | 4 | 7 | 16 | 10 | -9 |
16 | Karaköprü Belediyespor | 12 | 1 | 8 | 3 | 10 | 24 | 6 | -14 |
17 | Altay | 12 | 1 | 9 | 2 | 7 | 30 | 5 | -23 |
18 | Hes İlaç Afyonspor | 12 | 0 | 11 | 1 | 5 | 37 | 1 | -32 |
Takım | O | G | M | B | A | Y | P | AV | |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1 | Bursaspor | 11 | 9 | 0 | 2 | 24 | 2 | 29 | +22 |
2 | Karşıyaka | 11 | 8 | 2 | 1 | 19 | 7 | 25 | +12 |
3 | Silifke Belediye Spor | 11 | 6 | 2 | 3 | 20 | 10 | 21 | +10 |
4 | Düzcespor | 11 | 5 | 2 | 4 | 18 | 9 | 19 | +9 |
5 | Kahramanmaraşspor | 11 | 5 | 4 | 2 | 11 | 11 | 17 | 0 |
6 | Bornova 1877 | 11 | 4 | 3 | 4 | 18 | 12 | 16 | +6 |
7 | Belediye Kütahyaspor | 11 | 5 | 5 | 1 | 13 | 14 | 16 | -1 |
8 | Anadolu Üniversitesi | 11 | 4 | 4 | 3 | 12 | 11 | 15 | +1 |
9 | Muş Spor Kulübü | 11 | 3 | 2 | 6 | 9 | 8 | 15 | +1 |
10 | 23 Elazığ Futbol Kulübü | 11 | 3 | 4 | 4 | 7 | 9 | 13 | -2 |
11 | Tokat Bld Plevnespor | 11 | 3 | 5 | 3 | 6 | 11 | 12 | -5 |
12 | Artvin Hopaspor | 11 | 2 | 3 | 6 | 5 | 11 | 12 | -6 |
13 | Kırşehir Futbol SK | 11 | 2 | 5 | 4 | 9 | 15 | 10 | -6 |
14 | Bulvarspor | 11 | 1 | 5 | 5 | 8 | 22 | 8 | -14 |
15 | Kuşadasıspor | 11 | 2 | 9 | 0 | 11 | 24 | 6 | -13 |
16 | Ergene Velimeşe | 11 | 1 | 8 | 2 | 3 | 17 | 5 | -14 |
Tarih | Ev Sahibi | Sonuç | Konuk Takım |
---|---|---|---|
23/11/2024 | Eyüpspor | vs | Çaykur Rizespor |
23/11/2024 | Gaziantep FK | vs | Başakşehir FK |
23/11/2024 | Kayserispor | vs | Fenerbahçe |
23/11/2024 | Bodrum FK | vs | Galatasaray |
24/11/2024 | Sivasspor | vs | Kasımpaşa |
24/11/2024 | Konyaspor | vs | Hatayspor |
24/11/2024 | Samsunspor | vs | Alanyaspor |
24/11/2024 | Beşiktaş | vs | Göztepe |
25/11/2024 | Trabzonspor | vs | Adana Demirspor |
25/11/2024 | Trabzonspor - Adana Demirspor | Adana Demirspor ligdeki son 11 maçında hiç kazanamadı | Trabzonspor yenilmez |
Tarih | Ev Sahibi | Sonuç | Konuk Takım |
---|---|---|---|
22/11/2024 | Pendikspor | vs | Ümraniyespor |
23/11/2024 | Keçiörengücü | vs | Manisa FK |
23/11/2024 | Yeni Malatyaspor | vs | İstanbulspor |
23/11/2024 | Boluspor | vs | Şanlıurfaspor |
23/11/2024 | Gençlerbirliği | vs | MKE Ankaragücü |
24/11/2024 | Erzurumspor FK | vs | Fatih Karagümrük |
24/11/2024 | Adanaspor | vs | Sakaryaspor |
24/11/2024 | Esenler Erokspor | vs | Çorum FK |
24/11/2024 | Kocaelispor | vs | Bandırmaspor |
25/11/2024 | Iğdır FK | vs | Amed SK |
Tarih | Ev Sahibi | Sonuç | Konuk Takım |
---|---|---|---|
23/11/2024 | Altınordu | vs | 1461 Trabzon FK |
23/11/2024 | İnegölspor | vs | Batman Petrolspor |
23/11/2024 | İskenderunspor A.Ş. | vs | Adana 01 Futbol Kulübü |
24/11/2024 | Sarıyer | vs | Karaköprü Belediyespor |
24/11/2024 | Afyonspor Kulübü | vs | Altay |
24/11/2024 | Isparta 32 Spor | vs | Beykoz Anadolu |
24/11/2024 | Kepezspor FAŞ | vs | Fethiyespor |
24/11/2024 | Kırklarelispor | vs | GMG Kastamonuspor |
24/11/2024 | 24Erzincanspor | vs | Sincan Belediyesi Ankaraspor |
24/11/2024 | Afyonspor Kulübü - Altay | Altay ligdeki son 10 maçında hiç kazanamadı | Afyonspor Kulübü yenilmez |
24/11/2024 | Afyonspor Kulübü - Altay | Afyonspor Kulübü ligdeki son 12 maçında hiç kazanamadı | Altay yenilmez |
24/11/2024 | Isparta 32 Spor - Beykoz Anadolu | Isparta 32 Spor ligdeki son 6 maçında hiç kazanamadı | Beykoz Anadolu yenilmez |
Tarih | Ev Sahibi | Sonuç | Konuk Takım |
---|---|---|---|
23/11/2024 | Bulvarspor | vs | Kırşehir Futbol SK |
24/11/2024 | Artvin Hopaspor | vs | Belediye Kütahyaspor |
24/11/2024 | Bornova 1877 | vs | Silifke Belediye Spor |
24/11/2024 | Düzcespor | vs | Anadolu Üniversitesi |
24/11/2024 | Karşıyaka | vs | Kahramanmaraşspor |
24/11/2024 | Kuşadasıspor | vs | Ergene Velimeşe |
24/11/2024 | Tokat Bld Plevnespor | vs | Muş Spor Kulübü |
24/11/2024 | 23 Elazığ Futbol Kulübü | vs | Bursaspor |