Ortadoğu insanlık tarihinin en yerleşimi olan coğrafya.

Yazın bulunduğu, paranın bulunduğu ilk savaşın çıktığı coğrafya.

Kanın gözyaşının kaosun eksik olmadığı coğrafya.

Osmanlı Devleti döneminde  huzurlu,mutlu ve güvenli olan coğrafya.

Osmanlı sonrasında ise huzura hasret, kanın oluk oluk akıttığı coğrafya. 

Birinci ve ikinci savaşları öncesinde, sırasında ve sonrasında yeni den şekillendirmek istenilen coğrafya.

Kendi çıkarları için milyonlarca insanların öldürülen insanlık tarihinin mezarlığı.

Bugün yine bu coğrafyada tüm dünyayı yakından etkileyecek bir şekillendirmenin içerisindeler.

Bu şekillendirme sırasında bölgedeki tüm devletlerinin haritalarını yeni den çizip yeni devletçikler ortaya çıkarmaya amaçlıyor.

Adım adım büyük İsrail devletini inşa edilmeye çalışıyorlar.

Bu sayede hem büyük İsrail devletini kuracaklar hem de trilyonlarca dolar olduğu tahmin edilen yer altı kaynaklarına sahip olacaklar.

 Gazze hadisesini bu pencere den okumakta fayda var.

İsrail terör devleti Gazzede 7 Ekimden beri uyguladığı soykırıma karşı cılız seslerin ötesinde ses çıkmamasının altında yatan neden bu gerçeklerdir.

İsrail bölgede terör estirmeye devam edecek ve kimse buna ses çıkarmayacak.

Çıkaran devletler olursa o devletlerin içerisinde bulunan kullanışlı elemanları devreye sokulup, iç karışıklık kaoslar çıkarılıp o ülkenin başını etrafına bakması engellenmek.

Bu sayede sesini çıkaran ülke pasif hale getirilmiş olacak.

Irak’a yapılan müdahale, Suriye’de çıkarılan iç savaş, ülkemizde yapılan istenilen ama kadim devlet aklı sayesinde Başarsızlığa uğratılan hain darbe girişimin temelinde bölge ülkelerini parçalayıp büyük İsrail devletini kurmaya  zemin hazırlamaktı.

Şimdi yaşadığımız dönemde bunu artık bariz şekilde görüyoruz. 

Yapılan tüm hamleler artık gizli değil açıktan açığa yapılıyor.

Bölge adeta satranç masasına dönmüş durumda.

Dünya da bulunan tüm ülkeler bölgede İsrail büyük devletini kurmak için olağanüstü bir çaba harcıyorlar.

Bu arada Doğu Akdeniz’de yaşanan olayların Ortadoğu coğrafyasından ayrı düşünmek büyük hata olur.

İsrail- İran meselesine de bu şekilde bakmakta fayda var diye düşünüyorum.

İran-İsrail savaşı çıkarsa bu savaş tüm bölgeyi etkileyeceği gibi küresel ölçekte olacağı tahmin edilen büyük savaşının ön fragmanı olacağını unutmayalım.

Tüm dünyayı direk etkileyen bir bölge var o da ORTADOĞU coğrafyasıdır.

Burada yaşanan her hadisenin tüm insanlığın hayatının derinden etkilediğini ve etkileyeceğini düşünmemek büyük yanılgı olur.

İşte bu yüzden gerek büyük İsrail devletini kurma adına gerekse de bütün dünyayı yeni den şekillendirme adına bölgedeki hareketlilik daha artacak.

Çünkü istenilenin olmasının yolu bulunduğumuz bölgeden geçiyor.

İşte bu nedenle tüm dünya tıpkı birinci cihan harbinde olduğu yeni den bölgemize tüm teknoloji askeri ekipmanlarını yığdılar.

Gerek bölge adına gerekse de dünya adına gelecek günler pekte iyiye işaret etmiyor.

İnsanlık tarihi açısında ileri de pekte iyi anılmayacak bir dönemin eşiğindeyiz

Yine binlerce,milyonlarca insan ölecek.

Yine insanlar kendi kadim topraklarından göç etmek zorunda kalacaklar.

Ekonomiler çökecek, insanlık olarak bizler bir lokma ekmeğe, bir yudum suya muhtaç olacağımız bir sürece doğru freni boşalmış kamyon misali hızlı bir şekilde gidiyoruz.

Zaman neyi nasıl bizlere gösterir bilemiyorum. 

Ancak gidişatın gerçek manasıyla hiç ama hiç iyi olmadığı bir gerçek olarak karşımızda duruyor. 

İnsanlık tarihi adına karanlık bir noktaya doğru hızla ilerlediğimizi düşünüyorum.

Umarım yanılan ben olurum.

Selam ve hürmetle.